İş yok evlilik vereyim

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan geçtiğimiz hafta bir televizyon kanalına verdiği röportajda 2025 yılı hedeflerini anlatırken kadın istihdamını arttırmak gerektiğini söyledi ve ekledi: “5 milyon kadın var evde, oturuyor ve çalışmıyor.”

Oysa TÜSİAD bilir kadınların ücretli alanda mesela TÜSİAD üyelerinin fabrikaları dahil tüm fabrika ve atölyelerde neden erkeklerle aynı işi yapıyorken, erkeklerden daha ağır koşullarda çalıştırılıyorken onlardan daha az ücret aldıklarını. Kadınların evlerde “boş oturduklarını” söyleyerek onları daha ucuza sömürmek için ellerini ovuşturan patronlar kulübü pekâlâ bilir kadınların evlerde gece gündüz karın tokluğuna çalıştıklarını. Bilir ama bu manipülasyon sayesinde “evde boş oturan kadınları” ekonomiye katarak, üretime katkı sağlayarak, ücret ödeyerek ülkeye ve aileye faydalı hale getirmiş oluyor. Evdeki üretim ve tüketim yok sayılıyor bu patriyarkal yorum ve bakış nedeniyle. Kadın emeğinin eviçi sömürüsünü gizlemeye çalışan bu manipülasyon yüzünden patronlar kadın işçileri erkek işçilerden daha fazla sömürüyor.

AKP’nin 2025 yılını aile yılı olarak ilan etmesi ile TÜSİAD başkanının “evde boş oturan 5 milyon kadının” istihdam edilmesi birbirine zıt politikalar gibi görünse de aralarından su sızmayan bu iki yapının söylediğine değil, ne yaptığına bakmakta fayda var. Bu, başka bir yazının konusu olsun.

Haydi gençler evliliğe

2024 yılını emekliler yılı ilan eden AKP emeklilerin açlık sınırının altında aylıklarla ne kadar yaşayabileceğini test ederken emeklilerin dayanma gücünü fark etmiş olmalı ki en düşük emekli aylıklarını yüzde 15,75 oranında artırarak 14 bin 469 lira yaptı.

Emeklilere cimri davranan, emekli aylıklarının biraz daha yükseltilmesi talebini duymayan AKP, yoksulluk, işsizlik ve başka nedenlerden dolayı evlenme konusunda ayak direyen gençlere teşvik vermekten kaçınmadı Aile ve Gençlik Fonu oluşturuldu. Fona göre;

Evlenecek gençlere 48 ay vadeli, iki yıl geri ödemesiz, 150 bin lira tutarında faizsiz kredi desteği,

Yeni doğacak ilk çocuk için verilen tek seferlik doğum yardımı 5 bin liraya yükseltilecek,

İkinci çocuk için her ay 1500, 3’üncü ve sonraki çocuklar için her ay 5000 TL yardım verilecek.

Çocuk yardımları, çocuklar 5 yaşını tamamlayana dek devam edecek.

Aile yılı

Erdoğan Aile Yılı Tanıtım Programını açıkladığı toplantıda gerekçelerini sıraladı:

“Çocuklarımızı ve gençlerimizi zararlı akımlardan, zehirli düşüncelerden, aile ve toplum yapımızı tehdit eden sapkın ideolojilerden korumak da hepimizin ortak sorumluluğu…”

“Bilinçli anne babaların yetiştireceği evlatların geleceğin mimarları olarak milli kimliğin yanı sıra, aile kurumunu da koruyacağını, yaşatacağını, yarınlara taşıyacağını…”

“Güçlü fertlerin güçlü aileye, güçlü ailenin güçlü millete, güçlü milletin de güçlü devlete giden yolun taşlarını döşediği…”

Gençleri zararlı akımlardan korumak, güçlü ve milli bir aile kurmak, güçlü aile fertleri oluşturmak nasıl olacak? Evlilikle. Evliliğe giden yol nereden geçiyor? Paradan. Evlilik ve Türk ailesinin temelleri tamamen duygusal bir zeminde yükselecek!

Gençlerin acilen evlendirilip başının bağlanması, başıboş gezen gençleri zararlı akımlara, Türk ailesine uygun olmayan yollara sapmaktan kurtaracak. Gençlerin kurtuluşu için biricik yol, en köklü müessese olan Türk ailesi ve o ailenin geleneksel yapısı.

İşsizlik, düşük ücret gençleri yoksullaştırıp ev genci yaparken yoksullaşan gençler çalışmadıkları gibi evlenmiyor. Düşen evlilik ve çocuk doğum oranları ve genç işsizliği sorunlarını çözmek için bulunan çare gençlerin evlendirilmesi. 2025 yılının aile yılı ilan edilmesinin altındaki gerçekler bunlar.

Genç nüfus sorunu

Aynı toplantıda “bir diğer önemli hususun, genç ve nitelikli nüfusun devamı olduğunu, her şeyden önce bunun demografik bir sınamadan öte, varoluşsal bir tehdit niteliğinde olduğunun” altını çiziyor Erdoğan.

Cumhurbaşkanının açıklamasında verilen rakamlar şöyle: “2001 yılında toplam doğurganlık hızımız 2,38 iken, bugün bu rakam 1,51’e düşmüştür. Nüfusun yenilenme düzeyinin 2,1 olduğu dikkate alındığında, durumun vahameti daha iyi anlaşılacaktır. Yıllık nüfus artış hızımız ise 2022 yılında binde 7 iken, 2023’te binde 1,1’e gerilemiştir. Çocuk ve genç nüfusumuz azalırken, yaşlı nüfusumuz tarihimizde ilk defa yüzde 10’un üzerine çıkmış, ortalama yaşımız da 34 sınırına dayanmıştır.”

“Tüm bunlarla birlikte evlenme yaşı önemli ölçüde yükselmiş, boşanma oranları ise aynı nispette artmıştır. Evlenme hızı 2023’te binde 6,63 olarak gerçekleşti. 1000 nüfus başına düşen boşanma sayısını ifade eden ‘kaba boşanma hızı’ ise 2,01’e çıktı. Boşanmaların yüzde 33,4’ünün evliliğin ilk 5 yılı içinde, yüzde 21,7’sinin ise evliliğin 6 ila 10’uncu yılları arasında meydana geldiği göze çarpıyor. Ülkemizde ilk evlenme yaşının kadınlar için 26’ya, erkekler için ise 28’e yükseldiğini görüyoruz. İlk anne olma yaşı, geçmişte görülmemiş biçimde, 29’u aşmış vaziyette. Bütün bu verilerin, oranların ve istatistiklerin anlattığı şudur; Türkiye, genç ve nitelikli nüfus bakımından, üzülerek söylüyorum, kan kaybetmektedir. Gerekli önlemleri bir an önce almaz, ihtiyaç duyulan politikaları kısa sürede uygulamazsak sorun telafi edilemez boyuta varacaktır. Allah korusun böyle bir durumda yalnızca nüfus değil, nüfuz kaybı da yaşamamız kaçınılmazdır.”

Bu büyük tehlike nedeniyle evlilik için bütçe oluşturulduğu gibi çocuk doğurmaya teşvikten de kaçınılmamış evlilik ve doğurganlık oranın arttırılması için Aile ve Gençlik Fonu oluşturulmuş. 

AKP’nin politikalarında önceliğe sahip olan ailenin güçlü ve sürdürülebilir olmasını amaçlayan bu hamle bakalım nasıl sonuçlanacak? 81 ilde yapılacak evlilik, boşanmalar, doğum oranları bizlere gençlerin 150 bin liraya kanıp kanmadıklarını gösterecek.

Daha önemlisi üniversite mezunu, hatta birden fazla üniversite mezunu gençlere AKP’nin gelecek için sunduğu şey kuru bir umut bile değil. Gençleri birbirine prangalayacak evlilik, aile kurumu. Evlenen gençlerde genç işsizliği sayısı düşmüş gösterilecek, genç kadınlar evde çocuk, eviçi işler ve bakım emeği ile meşgulken TÜSİAD başkanı “evde boş oturan kadınlara” AKP’nin desteği ile esnek çalışmayı dayatacak. Bundan aile kazanacak, erkekler kazanacak, patronlar kazanacak, AKP kazanacak. Evlenip kocaya, aileye, çoluğa çocuğa karışmış, özgürlüğünü yitirmiş, ücretli çalışma alanına daha iyi koşullarda katılabilecek olan kadınlar en çok zararı görecek.

Oysa evlilik ve aile olmadan hayat kurmak, sürdürmek, daha güçlü olmak için farklı alternatifler mevcut kadınlar için. 

Kaynaklar

https://www.akparti.org.tr/ana-slider-haberleri/cumhurbaskanimiz-erdogan-aile-yili-tanitim-programi-nda-konustu-13-01-2025-16-59-36
https://www.bbc.com/turkce/articles/cx2pnndee0wo

Fotoğraf: Ticaret Gazetesi